Az önce farkettim...

İnanılmaz bi yağmur başladı İstanbul'da. Camdan baktığımda gördüm sarı ışık veren sokak lambalarının aydınlattığı arnavut kaldırımlarını delice döven yağmurun ne denli şiddetli olduğunu.

Bunu görmeden önce bi arkadaş sohbetinde; teknolojinin getirdiği grup sohbetleri olan bi uygulamadan konuşuyorduk arkadaşlarla. "O" da var o grupta; biz pek çok ortak grubu olan bi ikiliyiz. O sohbet esnasında bana söylediği bişey bu camdan bakışıma sebep oldu ve farkettim. Karakterim, benliğim yada tamamen olmak istediğim kişi olmadığım hakkında bana söylenenlerin ne denli etkilediğini benim.

Yalan konusunda biraz hassasım söylemeyi veya söylenmesini sevmem. Söyleyebildiğimde bişey değil zaten. Söylediği an yalanı yakalananlardanım ve sevmiyorum, denemiyorum söylemeyi bu nedenlerden dolayı pek.

Ama herhangi bi konuda bana söylendiğinde yalan söylüyosun diye fazla etkileniyorum. Bu konuşmada da buna benzer bi an yaşadık ve sinirlenip fazla belli ettim.

Daha sonra hiç sevmediğim huyum belirdi gene. Sinirlenince hiç bişey görmeyen, herşeyi kırıp döken ben. "O"nunla özelden yazışabilmemizi sağlayan sayfaya geçip çok akıllı telefonumdan gene yıktım, döktüm ortalığı.

Şimdi diyeceksiniz ki madem böyle düşünüyosun buraya bunu yazacağına git düzelt aranızı. Ama istemiyorum bunu yapmayı bana yalancı diyebilmesi hoşuma gitmiyo. Bunu biz başbaşayken bile yapmamasını dilerken başka bi gruptan yapabilmesi beni adeta çıldırttı o an. Tamam yalan söylediğimi düşünebilir ama bunu öylece oradan direk yazmamalıydı bence. Bana özelden yazıp ordan bile yazarken öyle cesurca yazamamalıydı. Bin düşünüp bir yazıp beni hiç kırmamayı düşünmeliydi.

Ben ona en zor konularda bile en dürüst halimi yansıtmaya çalışırken.

Neyse dediğim gibi bunların hepsini farkettim. Camdan baktığım o şiddetli yağmuru gördüğüm küçük taşların birleştirilerek yapıldığı neden öyle denildiğini bilmediğim arnavut kaldırımlarına bakarken.

Yağmur yağıyor ve gene temizliyor. Elinden geldiğince herşeyi. Bu eski tip yukarı kaldırılarak açılan camları olan binada en sevdiğim şey sanırım bu camlardan bakıp bu sokağı izlemek.

Blogu açtım açalı bu ikinci düzgün yazım sanırım sebebide şifreyi unutmuş olmamdı. Bugün bir kez daha girip denemek istedim ve şifreyi buldum. Bu sayede bu yazıyı yazabildim. Umarım bi dahaki yazı için bu kadar vakit geçmesi gerekmez.

Herşeye rağmen "O"nu seviyorum ve bunu "O"da çok iyi biliyor.

Unknown

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder